Belkide sadece bu iş için çekilmiştir bu film ! Bu kadar gaddar bir yorum ile başladım ama olsun.. Bu iş için çekilmiştirden kasıt İstanbul ve türk halkını başta amerika olmak üzere, tüm dünyaya böyle tanıtmaya çalışma politikası.. Biz biliyoruz özümüzü, güzelliklerimizi hatta bir çoğumuz ülke olarak yanlışlıklarımızı.. Ama direk yanlış tanıtım oldumu dışarıda sizin hakkınızda aksettirilenler bu yapımda olduğu gibi umulmadık saçmalıklara yol açabiliyor.. Neyse sona doğru biraz daha bu konu hakkında görüşlerimi belirteceğim ama; ilk film ile bu filmi bağdaştırarak biraz birşeyler yazmak istiyorum.. İlk filmde gerçekten aksiyon, gerilim ve heyecan hat safhadaydı.. Hani imdb'den aldığı puan ve görüşler boşuna değildi.. Kahramanımızın yani Bryan Mills'in kızını kurtarmak için neleri göze aldığı ve de geçmişinden gelen çalıştığı işle orantılı olarak yeteneklerini mükemmel bir şekilde arnavut fuhuş mafyası ile başa çıkışında izlemiş olduk.. Peki burada bırakılmalımıydı film.. Küçük bir not araya.. Bence bırakılmalıydı.. Ama ilk filmdeki güzel rant belkide gecikmeli de olsa 2. filmin çekilmesine zemin hazırladı.. Bu 2. filmde ise "intikam" duygusu ön plandaydı.. Ama bu noktada Bryan Mills'in öldürdüğü elemanların babası diye nitelendirebileceğimiz karakter bu duyguyu aşılıyordu ve de gösteriyordu izleyenlere.. Ortak nokta ise İstanbul'du.. Filmi izleyenler aradaki çatışmalar ve sonuçlarını görecektir ama ben biraz daha eleştireyim, 1. filmde hayran kaldığım hiçbir olumsuz nokta bulmamaya gayret gösterdiğim Taken serisinin 2. filmini.. Kim Murat 131 arabasını polis arabası olarak akıl etmiş, onun aklını seveyim.. Hani diyordum ya belkide böyle tanıtılmak istendi direk ama bu direk saçma olmuş.. Mercedes taksi, 131 polis arabası.. Neyse.. El bombası atıyorsun koskoca şehirde kimseye birşey olmuyor, kimse gelmiyor, kimsenin dikkatini çekmiyor.. Zaten orda garip bir tebessüm ediyorsun.. Günümüz İstanbul'un da sağa sola garip davranışlar yap zaten direk yanında bir sivil polis oluyor ya.. Kara çarşaflı kadınlar ise başta belirttiğim cümlenin, tam bir sağlaması.. Hele bir sahnede Lenore karakterinin garip bir şekilde toplu bir şekilde bulundukları o yere girip korkması beni gerçekten çok şaşırttı.. Şunu söylim filmin aksiyonundan, geriliminden bahsetmiyorum şuan da bizi nasıl yanlış tanıtıyorlar ben halen orayı yazıyorum aklıma geldikçe.. Horon çalan amca, hamam sahnesinde o kadar adamı hallettikten sonra ufak tefek bir adam da o kadar olayanması ise gerçekten bana tebessüm ettirdi bir Hollywood vari! bir film olarak..Ha bir noktada kendilerini düzeltmişler.. Kim yani Maggie Grace 4 yıllık süreç sonunda ciddi şekilde koşuşunu geliştirmiş.. Bu anektodu da söylemek istedim.. Sona doğru gelirken; İlk filmi izledikten sonra bunu da mutlaka izlemeniz gerekiyor.. 2. film İstanbul'da çekilmeseymiş keşke diyebilirsiniz belkide ama sadece film izlemek istiyorsanız bunları kafaya takmadan sadece türünden yola çıkarak filmi izleyin sadece.. Benim gibi biraz da araştırma yaparsanız yorumda olabilir bence çok ayrıntıya girmiş oluyorsunuz.. Sonuçta önemli olan sizin ülkeniz tabikide.. Liam Neeson gibi usta oyuncu ile kesinlikle ilk film kadar olmayan aksiyon Taken 2.. 6.5/10..!! Filmi izlemek için tıklayınız